Refah kavramı, genel olarak insanların gereksinimlerini para ile ne kadar karşılayabildiklerinin bir ifadesi olarak kullanılıyor.
Het begrip welvaart duidt de mate aan waarin men behoeften kan bevredigen met geld.
Hollanda’da bu kavram son yıllarda daha çok tartışılmaya başlandı. Para ile mutluluk olmayacağı deyişinden hareketle yaşam kalitesini ölçmek amacıyla Genel Refah Düzeyi (brede welvaart) olarak tercüme edebileceğimiz bir araştırma sistemi geliştirildi. Merkezi İstatistik Bürosu (CBS) her yıl yaptığı araştırmayla toplumun genel refah düzeyindeki gelişmeleri belirliyor. Araştırma kapsamında refahın farklı toplumsal kesim, cinsiyet, yaş, eğitim düzeyi ve göçmenlere dağılımına bakılıyor. Bu yazıda kısaca göçmen grupların refah düzeyiyle ilgili bulguları irdeleyeceğiz.
Toplumun genel refah düzeyi 13 konudaki gelişmelere göre belirleniyor; Hayat memnuniyeti, gelir düzeyi, maddi gücü, sağlık, çalışma hayatı, iş memnuniyeti, serbest zaman ve konut memnuniyeti, gönüllü işlerde çalışma, insanlara ve kurumlara güven, suç olayları mağduriyeti ve çevre sorunlarından zarar görme endeksi. Araştırma sonucunda, batılı olmayan ülkelerden gelen göçmenlerin bu 13 endeksin tamamında toplum ortalamasının gerisinde bir refah düzeyine sahip olduğu görülüyor. Araştırma kapsamında 2019 yılından bugüne kadar olan gelişmelere bakıldığında göçmenlerin genel refah düzeyinde araştırılan alanların hepsinde hiç bir ilerleme olmadığı gibi iki konuda gerileme tespit ediliyor.
Elbette burada söz konusu bulgular genel ortalama rakamlara dayanıyor. Buna göre örneğin, Hollanda Türk toplumunun büyük bölümünün genel refahı orta ve iyi düzeyde bulunuyor. Ama bu refah düzeyi, çoğunluğunu birinci kuşağın oluşturduğu toplumumuzun önemli bir kesimi için geçerli değil. Burada dikkati çeken nokta ise, bu kesimin endeksin birinde düşük not alınca diğerlerinde de zayıf bir konumda olması. Yani yaşamın farklı alanlarındaki sorunlar bir araya gelerek daha da ağırlaşıyor ve mağduriyetin artmasına neden oluyor.
Konuyla ilgili, bir açıklama yapan hükümet, farklı alanlardaki mağduriyetin giderilmesi amacıyla çalışmalar yapıldığını bildirdi. Bu amaçla oluşturulan Eşit Fırsatlar İttifakına (Gelijke Kansen Alliantie) değinilen hükümet açıklamasında özellikle eğitimdeki fırsat eşitsizliğinin giderilmesi amacıyla, belediye, okul ve diğer toplumsal kuruluşların birlikte çalıştıkları belirtildi. Bunun yanı sıra kadrolu çalışanlar ile sözleşmeli çalışanlar arasındaki farkı azaltmak ve yoksulluk ve sorunlu borçları olanların durumunu iyileştirmek amacıyla da çalışmalar yapıldığı belirtildi. Hükümet açıklamasında ayrıca, iş pazarında ayrımcılığın önlenmesi ve çalışma hayatına uyum konularında da çalışmalar olduğu vurgulandı.
Nederlands
De brede welvaartskloof
Het begrip welvaart duidt de mate aan waarin men behoeften kan bevredigen met geld. Dit begrip is in toenemende mate aan kritiek bloot komen te staan. Van geld wordt je niet gelukkig, luidt immers de uitdrukking. Daarom is het begrip brede welvaart ontwikkeld, waarmee de kwaliteit van het leven wordt gemeten. Jaarlijks brengt het Centraal Bureau voor de Statistiek (CBS) een monitor uit, waarin wordt berekend hoe de brede welvaart zich ontwikkeld. Ook wordt gekeken naar de verdeling van de brede welvaart over verschillende bevolkingsgroepen naar geslacht, leeftijd, opleidingsniveau en migratieachtergrond. In dit artikel kijken we vooral naar het laatste thema.
De brede welvaart wordt vastgesteld door middel van dertien indicatoren: tevredenheid met het leven, inkomen, vermogen, gezondheid, arbeidsdeelname, tevredenheid met het werk, tevredenheid met vrije tijd, tevredenheid met de woning, vrijwilligerswerk, vertrouwen in de mensen, vertrouwen in instellingen, slachtofferschap van criminaliteit en last van milieuproblemen. Op alle dertien indicatoren ligt de score van niet-westerse immigranten onder het gemiddelde van de hele bevolking. De monitor kijkt ook naar de ontwikkeling van de brede welvaart sinds 2019. Op geen enkele indicator laat de positie van niet-westerse migranten vooruitgang zien, wel is op twee indicatoren achteruitgang.
Men moet bedenken dat het hier om gemiddelden gaat. Met de meeste Turkse bijvoorbeeld gaat het goed, in elk geval niet slecht, maar er is binnen de gemeenschap een aanzienlijke groep waarvoor dat niet geldt – in het bijzonder onder leden van de eerste generatie. Bijzonder zorgelijk is dat mensen die op het ene criterium negatief scoren, dat ook op andere criteria doen. Er is sprake van een stapeling van problemen in meerdere levensgebieden, die zorgt voor een hardnekkige achterstand.
In zijn reactie op de monitor schrijft het kabinet dat het op verschillende terreinen werkt aan verkleining van die achterstand. Genoemd wordt de Gelijke Kansen Alliantie, waarin in samenwerking met scholen, gemeenten en maatschappelijke partners, gewerkt wordt aan het verbeteren van kansengelijkheid in het onderwijs. Verder wordt gewezen op het terugdringen van het verschil tussen flexibele en vaste arbeidscontracten en het beleid om armoede en problematische schulden tegen te gaan. Tenslotte wijst het kabinet op de Werkagenda Verdere Integratie op de Arbeidsmarkt en het vervolg op het Actieplan Arbeidsmarktdiscriminatie.