IOT vraag om groot Europees onderzoek naar discriminatie!
Hollanda’da Türkler İçin Danışma Kurulu (IOT), Avrupa Komisyonu’nun geliştirmek istediği entegrasyon politikasına katkı amacıyla, İçişlerinden Sorumlu Komiser Ylvia Johansson’a gönderdiği mektupta, Avrupa’da ayrımcılıkla mücadele konusunda görüşlerini iletti. IOT mektubunda, AB ülkelerinde yaşayan göçmenlerin topluma uyumu ve katılımının sürekli artan ayrımcı, ötekileştirici, yabancı düşmanlığı ve özellikle de islamofobik uygulamalarla engellendiği belirtildi.
Hollanda’da göçmen kökenlilerin iş ve konut piyasasında maruz kaldığı ayrımcı uygulamaları örnek gösteren IOT, ayrıca eğitimde giderek artan fırsat eşitsizliğine de dikkat çekti.
Bu bağlamda, üye ülkelerin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ile arasında Türkiye ile imzalanan Ortaklık Hukuku Anlaşmaları olmak üzere, bireylere eşit muamele öngören anlaşma maddelerine ne kadar uygun davrandıklarının kapsamlı bir şekilde araştırılmasını istedi.
Son olarak ülkesel ve yerel düzeyde göçmen gruplarla diyalogun önemine de değinen IOT, özellikle göçmenleri temsil gücü olan kuruluşlarla görüşme içinde olunmasını istedi. Ülke yönetimlerinin göçmen kuruluşları, entegrasyon sürecine dahil ederek onları eşit ve sorumlu bir partner olarak kabul etmelerinin önemine değindi.
IOT vraag om groot Europees onderzoek naar discriminatie!
Op verzoek van de eurocommissaris voor binnenlandse zaken, Ylva Johansson, heeft het IOT een memorandum opgesteld met zijn visie op de maatregelen die in Europees verband genomen zouden moeten worden om de integratie te bevorderen. In het memorandum stelt het IOT dat de integratie en sociale inclusie van migranten worden belemmerd door toenemende discriminatie, vooroordelen, racisme, xenofobie en in het bijzonder islamofobie.
Het IOT wijst onder meer op de aanhoudende discriminatie op de arbeidsmarkt, de discriminatie van woningzoekenden met een migratieachtergrond en op de toenemende kansenongelijkheid in het onderwijs. De IOT vraag de Europese Commissie om een groot onderzoek te starten naar de naleving van het Europees mensenrechtenverdrag en de gelijke behandelingsbepalingen in aanpalende verdragen, zoals het Associatieverdrag EU-Turkije.
Tenslotte wijst het IOT op het belang van nationale en lokale overleggen met representatieve organisaties van migranten. Van belang is dat overheden migrantenorganisaties als partners erkennen en hen een eigen verantwoordelijkheid en zichtbare rol toekennen in het integratieproces.