Hollanda’da faaliyet gösteren ve arasında Müslüman, Yahudi, kadın ve eşcinsellerin de olduğu çeşitli toplumsal kuruluşlar, bugün yaptıkları ortak açıklama ile Hollanda Anayasasının birinci maddesinde yapılmak istenen değişiklik önerilerine karşı çıktılar.
Konuyla ilgili Hollanda İkinci Meclisi’nde yapılan tartışmalarda bazı partiler, Anayasanın Birinci Maddesinde belirtilen ayrımcılık temellerinin kaldırılmasını savunuyorlar. Hollanda Anayasasının Birinci Maddesinde, ‘Hangi temelde olursa olsun’ ifadesinden sonra, insanlar arasında hayat görüşü, siyasi görüşü, din, ırk ve cinsiyetinden dolayı ayrımcılık yapılamayacağı belirtiliyor.
Açıklamaya imza koyan ve arasında Hollanda Türkler İçin Danışma Kurulunun da (IOT) bulunduğu kuruluşlar, Anayasada belirtilen ayrımcılık temellerinin tesadüf olmadığını savunuyorlar. Hıristiyan, Yahudi, Müslüman, diğer inançlılar veya inançsız olanlar, kadın ve farklı ırklardan insanlar asırlardır ayrımcı davranışlara maruz kalıyorlar. Bu temellerin Anayasada ayrıca belirtilmesi, adı geçen toplumsal kesimler için yargı nezdinde, yasa yapıcıya karşı hukuki bir güvence oluşturuyor. Gerektiğinde Anayasanın Birinci Maddesine engelliler, karşıcinsel veya eşcinsel yaşam tarzı gibi yeni ayrımcılık temelleri eklenebilir. Ancak, mevcut ayrımcılık temellerinin çıkarılması, kimin kime karşı korunacağını belirsizleştireceğinden dolayı, Anayasanın Birinci Maddesini etkisiz bir duruma getirecektir.
Açıklamayı imzalayan kuruluşlar arasında IOT’nin yanı sıra, CMO, Atria, CIDI, COC, het Humanistisch Verbond gibi kuruluşlar bulunuyor.
Tegen het schrappen van discriminatiegronden in de Grondwet
Verschillende organisaties van moslims, homo’s, vrouwen en joden verzetten zich tegen een voorstel om de Grondwet te wijzigen. Het eerste artikel van de Nederlandse Grondwet verbiedt discriminatie ‘op welke grond dan ook’ en noemt als bijzondere discriminatiegronden levensovertuiging, politieke gezindheid, ras en geslacht. In de Tweede Kamer gaan stemmen op om de bijzondere discriminatiegronden in de tekst te schappen.
Genoemde organisaties, waaronder het IOT, verzetten zich daartegen.
Genoemde discriminatiegronden zijn geen willekeurige voorbeelden. Joden, christenen, moslims, mensen met een andere godsdienst of een niet-godsdienstige levensovertuiging, vrouwen en mensen met een andere huidskleur worden louter op grond van hun overtuigingen of persoonskenmerken al eeuwen gediscrimineerd. Door deze gronden te noemen hebben deze groepen rechtsbescherming door de rechter, maatschappelijke rechtsbescherming en bescherming tegen de wetgever.
Eventueel kunnen andere gronden worden toegevoegd, zoals een handicap en hetero- of homoseksuele gerichtheid. Maar het schrappen van de expliciet genoemde non-discriminatiegronden maakt van artikel 1 een tandeloos artikel waarbij onduidelijk is wie nog waartegen wordt beschermd. Aldus een vandaag gepubliceerde verklaring van onder meer het CMO, Atria, CIDI, COC, het Humanistisch verbond en het IOT.