Hollanda’da ekonomik krizin de etkisiyle artan sorunların gölgesinde bir yılın sonuna geldik. Kasım ayında 30. kuruluş yıldönümünü geride bıraktığımız, Hollanda’da Türkler İçin Danışma Kurulu (IOT), zor koşullara rağmen yaşadığımız sorunların çözümü doğrultusunda yaptığı çalışmalara tüm hızıyla devam etti.
Hollanda Hükümetinin entegrasyon politikalarından vaz geçmesi sonucu, 2014 sonu itibariyle parasal desteğini kesmesine rağmen, IOT uyguladığı projelerle, sorunları gündeme getirerek hak mücadelesini sürdürebilmiştir.
IOT olarak, 2015 yılı içinde asgari geçim yardım ödeneği alanlara Hollandaca dil zorunluğu getirilmesi, vatandaşlık hakkının sınırlanması ile yüzü kapatan giysileri yasaklayan yasalara karşı hükümet ve Avrupa Konseyi düzeyinde girişimlerde bulunduk.
Bunların yanı sıra toplumumuzun dar gelirli kesimlerinin sorunlarının gündeme getirilmesi, ayrımcılık, antisemitizm ve islamofobi içerikli olaylar hakkında şikayet etme bilincinin gelişmesi ve kayıt sisteminin iyileşmesi amacıyla çok sayıda çalışmalar gerçekleştirdik.
Toplum olarak Hollanda’da bir çok sorunu aşmamıza rağmen, özellikle gençlerimiz arasındaki yüksek işsizlik (% 27) ve yüzde 25 dolayındaki diplomasız okulu terk etme sorunu, gündemdeki yerini koruyor. Türk toplumunun önemli bir bölümünün, kendini Hollanda’da dışlanmış hissetmesi, içine kapanması ve özellikle gençlerde görülen, hiçbir zaman kabul görmeyeceği duygusunun giderilmesi, başta Hollanda Hükümeti olmak üzere hepimizin sorumluluğu olmalıdır.
Bu nedenle 2016 yılı, Hollanda toplumunda belli bir konuma gelmeyi başaranlar ile zor durumda olan vatandaşlarımız arasındaki dayanışmanın güçlendiği bir yıl olmalıdır. Çocuklarımızın eğitim başarılarının yükseltilmesinde başta anne ve babalar olmak üzere, toplumumuzun her kesimine önemli sorumluluklar düşmektedir. Sorunlarımız konusunda dayanışmayı artırarak, daha etkili bir şekilde güçlerimizi birleştirmeli ve çözümlerin takipçisi olmalıyız. Bu amaçla çalışma yapan sivil toplum kuruluşlarımızı desteklemeli, onlara sahip çıkmalıyız.
Bu duygu ve düşünceler ile IOT Yönetim Kurulu ve çalışanları olarak, yeni yılınızı en içten dileklerimizle kutlar, sağlık mutluluk ve esenlikler dileriz.
GELUKKIG NIEUWJAAR!
De economische crisis heeft een schaduw geworpen over het afgelopen jaar. In november van dat jaar bestond onze organisatie dertig jaar. Ondanks moeilijke omstandigheden konden we blijven werken aan oplossingen voor de problemen waarvoor we zijn geplaatst. Sinds 2014 ontvangt onze organisatie geen subsidie meer in het kader van het integratiebeleid. Door projecten uit te voeren zijn we toch in staat geweest onze strijd voort te zetten. Onder meer hebben we ons beziggehouden met de strijd tegen armoede, het verbod op gezichtsbedekkende kleding en hebben we klachten ingediend over ongelijke behandeling in Nederland bij de Europese Commissie.
De Turken gemeenschap kampt met een hoge jeugdwerkloosheid, die in het derde kwartaal 27 procent bedroeg. Ook het grote aantal jongeren dat de school verlaat zonder een diploma op het niveau van een startkwalificatie (25 percent), blijft een ernstig probleem. Een groot deel van de Turkse gemeenschap neemt een tweederangspositie in binnen de Nederlandse samenleving, waardoor vooral jongeren zich van de samenleving afwenden. Dat zij zich niet geaccepteerd voelen moet eenieder zich aantrekken, in hij bijzonder de Nederlandse regering.
Daarom hopen we dat in 2016 met behulp van de solidariteit van eenieder in de Turkse gemeenschap nieuwe stappen vooruit kunnen worden gezet. Van belang is dat we de begeleiding van jongeren in het onderwijs versterken. We moeten de krachten van al onze organisaties bundelen om effectieve oplossingen na te streven.
Met deze hoop wens het bestuur en de medewerkers van het IOT u allen vrede, gezondheid en geluk in het nieuwe jaar.